İLÇENİN TARİHÇESİ
Çarşamba yöresi MÖ. 4000'lerden itibaren bir yerleşim merkezidir ve Hitit Firig egemenlikleri altında kalmıştır. Grek kaynaklarına göre Bafra ve Terme birlikte, Çarşamba ovasında da MÖ.8 yüzyılda Amazonların (kadın savaşçıların) yaşadığı rivayet edilmektedir.
MÖ.670 yılında Amisos (Samsun) ticaret kolonisi kuran Miletoslu denizciler Yeşilırmak kıyılarına kadar uzanarak buralara sömürge kurdular. Bu sömürgelerden birisi olan Yeşilırmak'a “Iris” Çarşamba’nın güneyinde kurşunlu oymağı ile Ordu köyü'nden oluşan sömürgelerine ‘Miskire' dediler.
MÖ.6 yüzyılda Persler' in egemenliğine girer.
MÖ.63 yılında Roma İmparatorluğu' na bağlandı. Roma İmparatorluğu' nun MS.39 yılında ikiye ayrılmasından sonra Bizanslıların (Doğu Roma ) emrinde kalmıştır. Bu durum 1200' lere kadar devam etti.
Selçuklu Sultanı 2. Kılıçaslan Ülkesini 1185 yılında 11 oglu arasında taksim ettiğinde yöre Rüknettin Süleyman Şah' ın payına düştü.
Anadolu Selçuklu Devleti'nin dağılmasından sonra Samsun yöresinde ‘Canik Beyleri' adıyla yeni idari beylikler oluştu. Bunlar 5 tanedir ve bir tanesinde Çarşamba havalisinde hüküm süren Taceddinoğulları'dır. Çarşamba, Canik Beylerinin merkezi durumundaydı. Bu Beyliklerin en kuvvetlisi olan Taceddinoğulları ilçemizin bugünkü batı yakasında bulunan sarıcalı mahallesinde oturur ve böyle hükmederlerdi.
Canik Beyleri 5 mıntıkada yerleşmiş 5 aileden ibarettir:
1. Bavra Beyleri (Bafra)
2. Kubatoğulları (Canik, Ladik)
3. Taşanoğulları (Merzifon, Havza)
4. Taceddinoğulları (Terme, Çarşamba)
5. Emiroğulları (Ordu, Giresun)
1071 Malazgirt Meydan Savaşı'ndan Sonra Anadolu' ya göç eden Porsukoğulları Çarşamba' ya gelip yerleşmişler ve daha sonra bulundukları yere porsuk köyü adı vermiştir.
Eskiden şimdiki ilçenin yerinde Sarıcalı Mahallesi ile Kuşdoğanlı köyleri bulunurmuş.
Burada 1370 yılında büyük bir panayır kurulmuş. Bu panayır Çarşamba günleri kurulduğundan “Çarşamba Pazarı” denmiştir (Çarşamba ismi buradan gelmiştir). Sarıcalı ve Kuşdoğanlı'nın ilk yerleri Çepnioğulları idi. Sonradan buraya Horasan' dan Türk aileleri yerleştirilmiştir.
1428 yılında Osmanlı İmparatorluğu'na katılan Çarsamba, Yörgüç Paşa, Hoca Ali Paşa, Hazinedaroğulları tarafından yönetilmiştir.
Çarsamba da 1700'lü yıllarda Yeşilırmak nehrinin Batı yakasında Hıristiyan mahallesi de oluşmuştur Samsun ve çevresi 1847 ‘deki yönetsel bölünmede Sivas eyaletinden alınarak Trabzon eyaletine verildi.1847 ‘de Trabzon Eyaletinin Canik livasından başka merkez livasi, Batum livasi Gönye, Karahisar -i sarki olmak üzere 4 livası daha vardı.
1870 tarihli Trabzon vilayet salnamesinde Çarşamba Kaza olup 119 köyü 9200 hanesi ve 32153 erkek nüfusu vardır. Bu nüfusu, ile Çarşamba Trabzon vilayetine bağlı Canik sancağının en büyük kazasıdır. Terme Çarşambaya bağlı bir nahiyedir.
1870 Trabzon Vilayet Salnamesine göre Çarşamba İlçesinde ilçe yönetimi üç meclis tarafından yürütülüyordu bunlar;
1. Meclis-i idare (idare meclisi) olup başkanı Kaymakam
2. Meclis-i deavi (davalar meclisi) başkanı Başkadı
3. Meclis-i daire-i belediye (belediye idare meclisi) başkanı Belediye Reisidir.
Bu idari yapılanma cumhuriyet dönemine kadar sürmüştür
1882 Trabzon Vilayet Salnamesine göre Çarşamba Kazasının taşınmaz malları;
Hükümet Konağı 151 Cami ve Mescit 1 Türbe 2 Tekke 21 Çeşme 3 Hamam 4 Han 417 Dükkan 251 Değirmen 1812 Fırın 4 Fabrika 2 Köprü 38 Kilise 13 Medrese 147 Müslüman Mektebi 3 Hıristiyan Mektebi 62 Müslüman Mezarlığı 16 Hıristiyan Mezarlığı vardı.
1892' deki Yönetsel bölümünde Canik sancağı, Trabzon vilayetine bağlıydı. Bu dönemde Trabzon vilayetini, merkez sancağı, Canik, Lazistan ve Gümüşhane sancakları oluşturuyordu.
Canik sancağının toplam 6 kazası sırası ile şunlardı: Merkez, Bafra, Ünye, Fatsa, Terme ve Çarşamba. Ladik, Köprü ve Havza bu dönemde Sivas vilayeti sınırları içerisinde idi. Canik sancağı,1896 ve 1903' teki yönetsel bölünmelerde de 1892' deki konumunu korudu.
Canik sancağı, II. Meşrutiyetten sonra Trabzon vilayetinden ayrılarak bağımsız sancak durumuna getirildi. Canik bağımsız sancağının bu dönemde, Merkez (Samsun), Ünye, Bafra, Terme, Çarşamba ve Fatsa olmak üzere toplam 6 kazası vardı. Ladik ile Köprü kazaları ise yine Sivas vilayetine bağlıydı. Canik bağımsız sancağının yönetsel konumu 1918 değişmedi.
Birinci dünya savaşından sonra 1920 yılında Ankara hükümeti tarafından görevlendirilen Osman Ağa, türeyen Rumların ve Ermenilerin dağlarda teşkil ettiği çeteleri imha etmiş bölgede emniyet ve asayişi kısmen sağlamış ve bundan sonra da Çarşamba'ya yerleşim için göçler başlamıştır.
Çarşamba ilçesi, Trabzon iline bağlı Canik (Samsun) sancağının ilçesi olarak kurulmuş, Samsun bağımsız il olunca Samsun iline bağlı ilçe olarak yönetilmiştir.
Çarşamba belediyesi 1923 yılında kurulmuştur.
Atatürk’ün Çarşamba'ya Gelişi
Atatürk, harf devrimi nedeni ile 16.09.1924 tarihinde samsuna gelişlerinde Çarşamba' ya uğradı. Bu esnada da 20.09.1924 tarihinde Samsun – Çarşamba demiryolunun temelini attı. 24.11.1930 tarihinde Çarşamba' ya ikinci kez, gelen Atatürk, Türk Ocağı’nda gençlerle bir sohbet toplantısı yapmıştır. Ayrılırken Çarşamba Türkocağı defterine ”Çarşamba Türkocağında tanıştığım gençlik, iftihara layıktır.” düşüncelerini yazmıştır